1- Temiz ve Güzel
Giysiler Giyme
1. Cabir
- - (-)
19950- Cabir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evimize bizi ziyarete geldi. Saçı başı
dağınık bir adamı görünce: ''Bu adam saçını başını düzeltecek bir şey bulamamış
mı?'' buyurdu. Bir adamın da giysilerinin kirli olduğunu görünce: ''Bu adam
giysilerini yıkayacak bir şey bulamadı mı?'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud
(4062), Nesai (8/183-4), Ebu Ya'la (2026), İbn Hibban (5483) ve Hakim,
Müstedrek'te (4/186) rivayet ettiler.
2. Sehl b.
el-Hanzaliyye
- - (-)
19951 (1)- Kays b. Bişr
et-Tağlibi der ki: Ebu'd-Derda'nın meclis arkadaşlarından biri olan babam bana
şöyle anlattı: Şam'da Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından
İbnu'l-Hanzaliyye adında Ensarlı bir adam vardı. Yalnız yaşar, insanlarla nadir
otururdu. Namazını bitirdiği zaman da evine ulaşana kadar tesbih ve tekbir ile
vaktini geçirirdi. Bir gün Ebu'd-Derda'nın yanında otururken yanımıza uğradı.
Ebu'd-Derda ona: "Bize faydası olacak, sana da zararı dokunmayacak bir söz
söyle" dedi ... " Ravi burada uzunca bir hadisi zikrettikten sonra
Sehl b. elHanzaliyye'den naklen şöyle devam eder: "Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: ''Kardeşlerinizin yanına gideceksiniz. Onun için
bineklerinizi ve giysilerinizi temiz ve onarılmış tutun ki insanlar içinde
yüzdekı ben gibi güzel görünesiniz. Zira Allah; çirkin görünüşü ve çirkin
sözleri sevmez'' buyurduğunu işittim."
[Hasen]
Diğer tahric: Ebu Davud
(4089) rivayet etti.
19952 (2)- Kays b. Bişr
et-Tağlibi, Ebu'd-Derda'nın meclis arkadaşlarından biri olan babasından
bildiriyor: "Şam'da Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından
İbnu'l-Hanzaliyye adında Ensarlı bir adam vardı. Yalnız yaşar, neredeyse
kimseyle muhatap olmazdı. Namazını bitirdiği zaman da evine ulaşana kadar
tekbir ve tehlil ile vaktini geçirirdi. .. "
Ravi burada uzunca bir hadisi
zikrettikten sonra şöyle devam etti: Başka bir gün yine yanımıza uğradığında
Ebu'd-Derda ona: "Bize faydası olacak, sana da zararı dokunmayacak bir söz
söyle" dedi. İbnu'l-Hanzaliyye: "Olur" karşılığını verip şöyle
devam etti: "Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikteyken:
''Kardeşlerinizin yanına gideceksiniz. Onun için bineklerinizi ve giysilerinizi
temiz ve düzenli tutun ki insanlar içinde yüzdeki ben gibi güzel görünesiniz.
Zira Allah çirkin görünüşü ve çirkin sözleri sevmez'' buyurdu."
3. Malik b. Nadle
- - (-)
19953 (1)- Ebu'l-Ahvas
el-Cuşemi, babasından bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) üzerimde eski bir giysi görünce: ''Malın var mı?'' diye sordu.
"Evet, var" dediğimde: ''Ne tür malın var?'' diye sordu. "Her
türlüsünden var. Allah bana bolca koyun ve deve ınsan etti" dediğimde: ''O
zaman üzerinde Allah'ın bu nimeti ve ikramı görünsün!'' buyurdu." Hadis,
aslında devam etmektedir.
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud,
libas 4/51 (4062), Tirmizi, birr 4/36 (2006), Nesai 8/196 (5294), Taberani
(19/607), Hakim (4/181) ve Beyhaki (10/10) rivayet ettiler.
19954 (2)- Ebu'l-Ahvas,
babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: ''Malın
var mı?'' diye sorunca: "Evet, her türlüsünden var. Allah bana bolca deve,
at ve köle ihsan etti" dedim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Allah sana mal bahşetmişse o zaman bu ihsan, üzerinde görünsün!''
buyurdu.
[Sahih]
19955 (3)- Ebu'l-Ahvas
bildiriyor: Saçım başım dağınık kötü bir görünüşle Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına gittiğimde bana: ''Malın var mı?'' diye sorunca: "Evet,
her türlüsünden var. Allah bana bolca ihsan etti" dedim. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah bir kula nimet verdiği zaman
bu nimetin izlerinin üzerinde görünmesini sever'' buyurdu.
[Sahih]
19956 (4)- Ebu'l-Ahvas,
babası Malik'ten bildiriyor: "Ey Allah'ın Resulü! Bazen birinin yanına
uğruyorum, ama beni ağırlamıyor. Kendisi yanıma uğrayınca ona aynı şekilde mi
karşılık vereyim?" dediğimde: ''Hayır! Aksine sen onu güzelce ağırla"
buyurdu. Bir ara beni üstü baş dağınık görünce: ''Malın var mı?'' diye sordu.
"Evet, Allah bana deve, koyun her türlü maldan ihsan etti" dediğimde,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O zaman Allah'ın sana verdiği
nimetin izleri üzerinde görünsün!'' buyurdu.
[Sahih]
22409 (l)'de tekrar
edecektir.
19957 (5)- Ebu'l-Ahvas,
babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldiğimde
üzerimde peştamal türü bir veya iki parçalık bir giysi vardı. Bana: ''Malın var
mı?'' diye sorunca: "Evet, Allah bana at, deve, koyun, köle her türlü
maldan ihsan etti" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Allah sana nimet bahşetmişse bu nimetin izleri üzerinde görünsün!'' buyurunca
da gidip yeni bir giysi aldım.
[Hasen]
Diğer tahric: Ebu Davud
4/51 (4063) ve Nesai 8/18 (5224) rivayet ettiler.
19958 (6)- Ahmed başka
bir kanalla bir öncekinin aynısını bildiriyor ve Malik'in, sonunda: "Bunun
üzerine diğer gün sabah yeni aldığım kırmızı bir giysiyle yanına gittim"
dediğini aktarır.
[Hasen]
19959 (7)- Ebu'l-Ahvas,
babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına kötü
bir görünüşle geldiğimde bana: "Malın var mı?" diye sordu.
"Evet, var" dediğimde: ''Ne tür malın var?" diye sordu.
"Deve, köle, at, koyun her türlüsünden var" dediğimde: "Allah
sana nimet bahşetmişse bu nimetin izleri üzerinde görünsün!" buyurdu.
Sonra: "Kabilenin develeri kulakları sağlam develer doğurduğu zaman
usturayla kulaklarını kesip bu bahire'dir deyerek onu salıyor musun? Veya
kulakları ya da derisine çizik atıp etini kendine ve ailene haram sayıyor
musun?" diye sorunca: "Evet!" dedim. Bunun üzerine: "Allah'ın
sana ihsan ettiği, senin faydalanman içindir. Allah senden daha güçlü ve bıçağı
seninkinden daha keskin iken bunu yapmıyorsa sen neden yapıyorsun?"
buyurdu.
Ona: "Ey Allah'ın
Resulü! Adamın birinde misafir oluyorum, ancak bana ne ikramda bulunuyor, ne de
ağırlıyor. O da bana uğradığında aynı şekilde mi karşılık vereyim, yoksa onu
ağırlayayım mı?" diye sorduğumda, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Sen onu ağırla!" buyurdu.
[Sahih]
19960 (8)- Ebu'l-Ahvas,
babasından bildiriyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına pejmürde
bir görünüş le geldiğimde bana: ''Malın var mı?'' diye sordu. "Evet,
var" dediğimde: ''Ne tür malın var?'' diye sordu. "At, deve, köle,
koyun her türlüsünden var" dediğimde: "Allah sana nimet bahşetmişse
bu nimetin izleri üzerinde görünsün!'' buyurdu. Sonra: ''Kabilenin develeri
kulakları sağlam develer doğurduğu zaman usturayla kulaklarını keserek bu
bahire'dir deyip onu salıyor musun? Veya kulakları ya da derisine çizik atıp
etini kendine ve ailene haram sayıyor musun?'' diye sorunca: "Evet!"
dedim. Bunun üzerine: ''Allah'ın sana ihsan ettiği, senin için helaldir. Allah
senden daha güçlü ve bıçağı seninkinden daha keskin iken bunu yapmıyorsa, sen
neden yapıyorsun?'' buyurdu.
Ona: "Ey Allah'ın
Resulü! Adamın birinde misafir oluyorum, ancak bana ne ikramda bulunuyor, ne de
beni ağırlıyor. O da bana uğradığında onu ağırlayayım mı, yoksa aynı şekilde mi
karşılık vereyim?" diye sorduğumda, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Aksine, sen onu ağırla!'' buyurdu.
[Sahih]
4. İmran b. Husayn
- - (-)
19961- Ebu Reca
el-Utaridi der ki: Bir gün İmran b. Husayn yanımıza ipek yün karışımı bir
giysiyle çıktı. Daha önce böylesi bir giysi giydiğini görmüş değildik,
sonrasında da giydiğini görmedik. Yanımıza çıktığında: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah birine nimet ihsan ettiği zaman bu
nimetinin izlerinin kulları üzerinde görülmesini sever'' buyurdu" dedi.
Ravh, Bağdat'ta iken
bunu rivayet ettiğinde: ''Allah bu nimetin izlerini kulunun üzerinde görmeyi
sever'' lafzıyla rivayet etti.
[Sahih]
Heysemi (8581) der ki:
"Hadisi İmam Ahmed ve Taberani rivayet etmiştir.
Ahmed'in ravileri
güvenilir kimselerdir."
5. İbn Mes'ud
- - (-)
19962- Abdullah b.
Mes'ud der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kalbinde zerre
ağırlığında iman bulunan kişi, cehenneme giremez. Yine kalbinde zerre miktarı
kibir bulunan kişi de cennete giremez'' buyurdu. Adamın biri: "Ey Allah'ın
Resulü! Giysilerimin tertemiz, saçlarımın kokulu, ayakkabı bağlarımın yeni
olmasını seviyorum" dedi ve bu yönde pek çok şey daha saydı. Hatta
kamçısının askısını bile zikredip sonunda: "Ey Allah'ın Resulü! Bu tür
şeyler de kibirden mi oluyor?" diye sordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Hayır! Bu, kişinin güzelliğindendir. Allah, güzeldir ve güzel olan
her şeyi sever. Kibir ise, hakka karşı azgın davranmak ve insanları kendinden
aşağı görmektir" buyurdu.
[Hasen]
Diğer tahric: Taberani,
el-Mu'cemu'l-kebir'de (10533) ve Hakim, Müstedrek'te (1/26) rivayet
ettiler. 23603 (4)'te
tekrar edecektir.